Böbrek taşının gebelikte er veladet riskini artırdığı uyarısı

Kartal Kızılay Hastanesi Üroloji Bölümü’nden Doç. Dr. M. Tolga Gülpınar, üriner taşların gebelikte ağrılara, enfeksiyonlara, ara meydanlık hastaneye yatma gereğine başkaca erken doğuma da hastalık olabildiğini belirtti.

Kartal Kızılay Hastanesi’nden yapılan açıklamada, böbrek taşı oluşumu ve gebelerde özen edilmesi gereken konulara ilişik görüşlerine kayran verilen Gülpınar, hamilelik döneminde taş oluşumu riskinin artmadığını ve yaklaşık 150 gebeden birinin taş hastalığına yakalandığını ancak öncesinde bilinen taş hastalığı olanların ilgi etmesinin ve tedbir almalarının uygun olacağını kaydetti.

Hamilelik döneminde taş hastalığından şüphelenildiğinde teşhis koymakta kâh zorluklar yaşandığına işaret eden Gülpınar, normalde taş hastalığı tanısında sıklıkla geçer not röntgen, piyelografi ve özellikle bildirme ayrıntılı vukuf sağlayan bilgisayarlı tomografi gibi tetkikler ışıma içerdiği amacıyla hem esas hem üstelik bala sağlığında sorunlara nöbet açtığına dikkati çekti.

Gebelerde taş hastalığının tanısında sunma akıllıca görüntüleme yönteminin ultrasonografi olduğunu aktaran Gülpınar, “Fakat ultrason hem haddinden fazla mufassal vukuf veremez hem dahi gebelerde zaten normalde da görülebilen böbrek şişmeleri (hidronefroz) taş hastalığından ayırt edilemeyebilir. Bu nedenle öncesinde taş hastalığı olan kadınların planlı tıpkısı gebelik bahis konusu ise kesin aylı kalmadan önce ürolojik kontrollerini yaptırmaları gerekir. Erken canlandırma incitici sürprizlerle karşılaşma ihtimalini iri oranda ortadan kaldırıyor.” ifadelerini kullandı.

Doç. Dr. Gülpınar, gebelikte böbrek taşlarının sıklıkla görüldüğüne meni ederek, “Üriner taşlar gebelikte ağrılara, enfeksiyonlara, meydanlık küşayiş hastaneye yatma gereğine başkaca erken doğuma üstelik hastalık olabiliyor.” uyarısında bulundu.

“Taşı nazik olan hastalar üzere üreterorenoskopik taş tedavisi halaskâr evet”

Gebelik döneminde taş düşüren kadınlar amacıyla önceki tercihin, taşın boyutu da uygunsa taşı kendilerinin düşürmelerinin olacağını belirten Gülpıbar, fakat taş düşürmenin bildik genişlik ağrılı hastalıkların başında geldiğine, gebelik döneminde beğenilen ilaçlar çocuğa dahi baskı edeceği amacıyla gebenin ağrısının yeterince kesilmeyebileceğine dikkati çekti.

Doç. Dr. Gülpınar, taş hastalığı tedavisinde sıklıkla kullanılan alışılmamış dalavere tedavilerinin (ESWL) gebelik döneminde kullanılamayacağını vurgulayarak, tedavi yöntemlerine ait şu bilgileri paylaştı:

“Taşı büyük olan yahut ağrısı yeterince giderilemeyen hastalar amacıyla ise üreterorenoskopik taş tedavisi kurtarma aracı olur. Bu formül ameliyathane içinde ve duyum yitimi ile uygulanır. İdrar yolarından ilerletilen tıpkısı kameralı tümce yardımıyla taşa ulaşılır. Hastanın karnına seçme kesi yapılmaz, tamamen bağlı aynı uygulamadır. Taşa alıcı sayesinde ulaştıktan sonraları lazer ile taş kırılır ve hastanın ağrısı çabuk ayrımsız şekilde kesilir. Ağrıya tutkun gerilim yükselmeleri ve erken doğum riski azaltılmış peki. Hamilelik sonlandıktan sonradan bile uzun radyolojik incelemelerle hastanın takibi kabil tamam.”

Share: