Malatya’da birinci depremin arkası sıra hariç çıkan familya, 2’nci depreme emin sandıkları garajda yakalandı. Ev gerileme altından iyi çıkartılırken, metrukiyet ettikleri ev ise ikinci depremde da ayakta kalmayı başardı.

Sivas’tan, Malatya’da fariza özne oğlunun yanına tatile revan Fadime Çok, oğlunun ailesiyle gelişigüzel depreme yakalandı. 7,7 büyüklüğünde akşam yaşanan geçmiş depremin peşi sıra evlerinden çıkarak geceyi tıpkı kulübede geçirdiler. Hareketli olan kar yağışı nedeniyle üşüyen Fadime Fazla ile torunu ve gelini, garajın daha inanılır olacağını düşünerek oraya sığındı fakat yemek yedikleri sırada 7,6 büyüklüğünde ikinci depreme yakalandı. Karı bireyleri depremin etkisiyle yıkılan garaj enkazının altında kaldı. Fadime Fazla ile gelini ve torunu, vatandaşlar marifetiyle gücük sürede enkazdan çıkartıldı. Enkazdan dertli adına sâdır Çok, Malatya’da yapılan önceki müdahalenin arkası sıra Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırı ve Aplikasyon Hastanesine getirilerek otama altına makbuz. Yıkılır endişesiyle infirak ettikleri familya ise ikinci depremde dahi ayakta kaldı.

“Garajların daha inanılır olacağını düşündük”

Fadime Çok, garajların henüz emin olacağını düşündüklerini belirterek, “Oğlumun yanına gezmeye gitmiştim, yaklaşık 1 aydır Malatya’daydım. Zelzele anını inandırmak kadar baskı benzeri molekül bulunmayan. Torunumla bu arada tıpkısı odada yatıyorduk. Depremde savsaklama oldu, ben torunuma sarılıp salavat getirdim daima. Henüz sonradan oğlum ve gelinim geldi, bilcümle bu arada birbirimize sarıldık. Deprem durduktan sonra dışarıya çıktık. Biz dışarıya çıktığımızda kar yağıyordu, kulübe kabilinden ayrımsız yere girdik ve az buçuk bekledik. Garajların henüz emin olacağını düşündük. Oğlum göreve gitti, gelinim ve torunumla beraber garaja gittik” dedi.

“Birinci depremde çokça sallandık, 2’nci depremde enkazda kaldık”

Çok, birinci depremde çok sallandıklarını amma 2’nci depremde çöküntü altında kaldıklarını belirterek, “Hafif sallanmalar oluyordu kesiksiz. Gelinim ve torunum acıktığı için onlara çorba almaya gittim. Yemekleri getirdim, onlar yediler, ben da kendime yemek almaya giderken 2’nci deprem oldu. O anda ben yürümekte çokça engel çektim. Gelinim ve torunuma sarıldım. Yer Sarsıntısı hafifleyince kapının ağzına kadar çıktık. Gelinim bana, ‘Anne demir profillere yaslan, orası henüz sağlamdır’ dedi. Biz esasen birbirimize sarıldık kim torunuma bir öz olmasın diyerek. O anda olanlar olmuş, demir profiller üzerime düşmüş. Bizi bodur sürede çıkardılar, bizi kurtaranların sesini duyuyordum, ‘Bayanın ayağında demir var’ diyorlardı. Ben takkadak torunumu soruyordum onlara. Bana torunumun gani olduğunu söylediler amma sesini fark etmek istedim. Enkazdan çıkınca önceki aklıma torunum geldi. Beni hastaneye götürdüler. Birinci depremde haddinden fazla sallandık amma 2’nci depremde enkazda kaldık. bir anda kayran asuman birbirine karışmış gibi oldu” diye konuştu. – SİVAS