GARAZ İSTANBULLU
Sol Öğür Forma Icra Yerleşmiş Üyesi ve Birgün Gazetesi Yapıt Koordinatörü Yaşar Kültürlü, “18 Haziran 2023’te Türkiye, belki birlikte yüzyıllık Cumhuriyet Altını’te, Cumhuriyet Altını tarihinin yer eleştiri seçimini yaşayacak. Bundan önceki seçimlere dahi bilcümle eleştiri dedik amma bu gerçekten eleştiri aynı seçme. Bu, hoppadak tıpkısı sandığın konulduğu ve içre insanlara görüş verildiği bire bir intihap değil. Bizim açımızdan tıpkısı medeniyet tercihi, bizim açımızdan bire bir huzur-verimsizlik meselesi… Bu seçme süreciyle Türkiye’dahi açlık sınırında kıvrak milyonlar, kadınlar, ezilenler üzere cennetin kapısı açılmayacak. Ama tıpkı cehennemin kapısını kapatacağız ve ayrıksı çeşit bire bir dünyanın umudunu az buçuk elan yukarıya çekeceğiz” dedi.
Sol Parti Artvin İl Başkanlığı eliyle Artvin Barosu’nda esbak düzenlenen konferansa dil cambazı namına katılan Sol Öğür Meclisi üyesi Mahmut Zeytinci, “Bilcümle dünyada emekçilerden yana, ezilenlerden yana, doğadan yana benzeri kuvvet rica geçmek düşüncesi bulunmayan arkadaşlar. Esas adına toplumculuk budur. Yani bundan 110 yıl önceki Rozaryüs’ün söylediği sav söz konu değildi; ‘Ya barbarlık ya toplumculuk’. Tamam, yeryüzünde evet toplumculuk olacak ya birlikte kapitalizmin barbarlığı yeryüzünü bulunmayan edecek deniyordu 1907’birlikte. Bugün bu gerçekleşti, gözümüzle görüyoruz, Artvinliler çokça daha iyi görüyor. Vadilerimiz HES’lerle, barajlarla yok oldu. Dağlarımız orman kesimleri ve madenlerle namevcut oluyor. ve biz hala, bu büyüklüğünde sıkışmış yerde kendimize beş altı banal yeşil kayran bulup, beş altı ağaç dibi bulup orda rahatlamayı düşünüyoruz. Oralarla yetinmeyi düşünüyoruz. Bu gidişe topyekün dur demeyi evet bile engellemeyi düşünmüyoruz. Buna da cüret üstelik edemiyoruz maatteessüf” diye niteleyerek konuştu.
“YERYÜZÜNDE BIRLIKTE SOSYALİZM CÜRET GEREKTİRİYOR”
Zeytinci, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yeryüzünde bile toplumculuk cüret gerektiriyor. Peki, kapitalizmin iktidarını yerle bire bir söylemek, tahrif etmek, ama tıpkısı zamanda kendi içimizde yola çıkarken devrim yaparak yola çıkmak. Yani bir iki tüketerek, kaynakları beş altı kullanarak topluma örnek adına. Aşkın üretim üzere değil, tam üretim amacıyla, dizge amacıyla istihsal için mücadele ederek. Özlük hayatımızda bunu uygulayarak yola çıkmamız gerekiyor kim toplumun bizi izleyerek fazla tüketmeden, doğayı kirletmeden, dünyayı bulunmayan etmeden bu yeryüzünde insani aynı yaşamı, değer benzeri yaşamı kurabilelim.”
“BU SEÇİM BİZİM AÇIMIZDAN BİR VARLIK-FAKIRLIK MESELESİ”
Birgün Gazetesi Im Koordinatörü ve Sol Fırka Model Icra Müesses Üyesi Yaşar Görgülü da şöyle konuştu:
“Böyle giderse 18 Haziran 2023’te Türkiye, ihtimal de yüzyıllık Cumhuriyet Altını’te, Cumhuriyet Altını tarihinin bildirme kritik seçimini yaşayacak. Bundan önceki seçimlere dahi bilcümle eleştiri dedik amma bu filhakika eleştiri ayrımsız seçme. Bu, vakit kaybetmeden tıpkısı sandığın konulduğu ve zarfında insanlara düşünce verildiği bir seçme değil. Bizim açımızdan ayrımsız uygarlık tercihi, bizim açımızdan bire bir sağlık-meskenet meselesi. Bizim açımızdan derken devrimcileri kastetmiyorum, sosyalistleri kastetmiyorum. Ülkenin bütün insanları açısından çok ciddi aynı seçime akilane gidiyoruz. Mahmut Abi çokça akilane şeyler söyledi, haddinden fazla akıllıcasına tespitler yaptı, olması gerekeninde altını çizdi ama edimsel, halka ile ilgilendiren, yani yaşadığımıza dair meseleleri da biraz da bana bıraktı. Ego, o kısımları anlatayım. Ego dahi sözümü ‘Tek öğün inhina’le bitireceğim zahir amma bugün devrimden önceki bu sürecin parçası namına neler yapabileceğimizi konuşmamız geçişsiz.
“CEHENNEMİN KAPISINI KAPATACAĞIZ VE BAŞKA MAKULE BİR DÜNYANIN UMUDUNU BİRAZ ELAN YUKARIYA ÇEKECEĞİZ”
Bundan bir hafta geçmiş Lula, Brezilya’de çokça aşağılık tıpkı farkla seçimi kazandı. Lula’nın politikasında şu vardı, şunu söyledi; ‘Biliyoruz ki cennetin kapılarını açmadık ama arz azından cehennemin kapısını kapatmayı becerdik’. Şimdi bizim zaman yaşadığımız husus, şunun farkındayız, bu seçme süreciyle Türkiye’bile açlık sınırında kıpırdak milyonlar, kadınlar, ezilenler için ayrımsız cennetin kapısı açılmayacak. Amma tıpkısı cehennemin kapısını kapatacağız ve eksantrik çeşit ayrımsız dünyanın umudunu biraz daha yukarıya çekeceğiz. O yüzden tığ, Sol Tümen namına bundan önceki yaptığımız hep o girişimlerde, 2016 referandumdan bu yana temas adımı, esas yerine AKP’yi geriletme ve bu rejimin yıkılması üzerine kurduk. Hep siyasetimiz, Türe ve Kalkınma Partisi’ni, yegâne adamı, Erdoğan rejimini dağıtmak, ilk bastırmak sonra mat etmek üstüne kuruldu. 18 Haziran’de yapılması düşünülen seçim üzere birlikte tıpkısı şeyi söylüyoruz.
“İLK GÖREVİMİZ BU REJİMİ YENMEK, ERDOĞAN’I YENMEK, ERDOĞAN REJİMİNİN YENİLGİSİNE ORTAK OLMAK”
Bugünkü devrimciler yerine, o geleneğe bitmeme eden ihvan adına geçmiş görevimiz, bu rejimi tefevvuk etmek, Erdoğan’ı alt etmek, Erdoğan rejiminin yenilgisine iştirak etmek. Biz, cumhurbaşkanlığı seçimini eksiksiz da hakeza görüyoruz. Bu sürecin asıl halkası, Erdoğan’ı yenme sürecinin muhteşem benzeri parçası doğmak. O yüzden herkesi, tehalüf güçlerini, ikide bir sorumluluğa çağırıyoruz. Serencam iki aydır yaşadıklarımıza ayrımsız bakın, bizim kıymetimiz; devrimcilerin, sosyalistlerin kıymeti benzeri misil henüz orada beliğ. Devrimciler, sosyalistler, bu ülkede kendisi amacıyla, politik partisi ve hareketi amacıyla hiçbir öz istemeyen insanlardır. Hemen bu ülkenin insanları için, insanlık üzere uğraş eden, fedakarlık gösteren insanlardır. Sonsuz bunun çağrısını yaptık amma serencam iki ayda, üç ayda yaşananlara bakın; ‘kim başbuğ olacak, ki ne yapacak, ki nazır olacak, kim ne ittifakı yapacak?’ Hakeza bir muhalefet süreci imkânsız. Erdoğan hakeza yenilmez, Erdoğan rejimiyle böyle savaş edilmez. Burada dahi çokça eke görevi var sosyalistlerin, devrimcilerin. ‘Böyle yapamazsınız’ eylemek geçişsiz, nasıl yapılacağını göstermemiz gerekiyor.”
“ŞU ANDA ‘TEK YOL DEVRİM’ DİYECEK KONUMDA DEĞİLİZ”
CHP Artvin İl Başkanı Ahmet Biber ise şunları söyledi:
“Türkiye 60’tan sonraları amiyane sol bir yükselişe geçti, umutlandık. Evet, 1973 ve 1977 yılları arası, benim yüksekokuldaki tilmizlik yıllarımda ‘Tek misil inhina’ diyorduk. Ama şu anda ‘Tek öğün devrim’ diyebilecek konumda değiliz. Bakın, bunları yapabilmek üzere ayrımsız adımın atılması geçişsiz. Türkiye’üstelik gelecek ayrımsız düzeye geçebilmek için Atatürk’ün o büyük devrimi vardı. 1923’te Cumhuriyet Altını’i kurmasıyla, laikliği getirmesiyle ve Osmanlı İmparatorluğu’nun o İslami yapısını değiştirmesiyle ülkenin önü açılmıştı. Seçkin ne büyüklüğünde beğenmesek da bu böyle gelişmiştir. Türkiye’bile şu anda eksiksiz tıpkı İslami rejim demeyeceğim, doyumluk düzeni var. İslam’la falan dahi alakası yok yani. İslam’ın çatısı, öyle gözüküyor amma hastalıklı var, topyekün bir zayıf var Türkiye’bile. Bu yapıyı gedmek gerekiyor rüfeka. Şimdi altın arkadaşım, muhalefeti gani yapamıyor olabiliriz, tamam katılıyorum makul, hatalar birlikte olabilir. Ama bir sorti yolu arıyoruz rüfeka. Muhalefette siz, istediklerinizi ağız ağıza yapamıyorsunuz. Belli bire bir taşları girmek zorundasınız ve ona tırmanarak yükselmek durumundasınız. Mücadelede çokça geriye düştük arkadaşlar, mücadelede aşağılık geriye düştük. Yapılan eylemleri küçümsemiyorum ama tam dahi bulmuyorum. artık olmalı ama zaman yani aynı yağmacı diyorum, amma ayrımsız zamanda de totaliter, faşist aynı dümen var.
“SİZLERİN DAHI SOSYALİSTLER ADINA KATKI VERMENİZİ İSTİYORUM”
Kılıçdaroğlu, kültürlü tıpkı yüzdür arkadaşlar, Türkiye’nin henüz ongun tıpkısı konuma gelmesini talip ve değme ahit şurası diyor; ‘Benim vatandaşımın çocuğu yatağa açgözlü girmesin’ diyor. Bu, tıpkı toplumsal devletle tamam, gelişmiş devletle peki. Bunu umuyoruz, başarmak zorundayız. Ahali ele çevirmek zorundayız zer arkadaşlar. Yoksa yalınlık ve açık, sol gelişecek ve gelişmek zorunda. Halkın sola ihtiyacı var, buna katılıyoruz amma Türkiye’nin tıpkı demokratikleşmesi, demokratik cumhuriyete kavuşması lazım. Bunun üzere Yaşar Bey şurası da söyledi, çok akilane bir şekilde, bu yapının yıkılabilmesi için herkesin o taşın altına elini koyması geçişsiz. Yanlışlarımız cins amma tığ aydın Türkiye istiyoruz, bolluk içerisinde tıpkı Türkiye istiyoruz ve bunun için savaşım ediyoruz. Buna sizlerin bile sosyalistler adına katkı vermenizi istiyorum altın rüfeka. Yoksa elan kırıcı günlerle yüz yüze kalabiliriz. ve CHP, bu print dönemde esasen elinden gelenin fazlasını yapmaya çalışıyor, inşallah bu seçimi alacağız.”
