ŞIRNAK’ta benzeri martir annesinin ‘Ben anneyim hatırlarım ama sizin hatırlamanız çokça eşsiz’ sözünden yola çıkan İl Milli Eğitim Müdürlüğü Ar-Ge birimi ve Şırnak’ta kâin öğretmenler, yıldırı örgütü PKK aracılığıyla martir edilen 148 öğretmenin ailesine 24 Teşrinisani’da ellerine ulaşacak şekilde önsezi dolu mektuplar gönderdi. Mektupları postaya doğrulama fail Ar-Ge çalışanı Büşra Güllabi, en son Gaziantep’te martir olan sarıklı Ayşenur Alkan’ı bile anarak, 24 Son Teşrin arifesinde hakeza aynı şiddetli olayı devam etmek hepimizi üzdü amma bu bize yolumuzdan dönmememiz gerektiğini bu bayrak amacıyla değme antlaşma herhangi bir yerde kalemimiz ile uğraş etmemiz gerektiğini hatırlattı dedi.
Şırnak’ta aynı martir annesinin ‘Ben anneyim hatırlarım amma sizin hatırlamanız çokça eşsiz? sözünden etkilenen İl Milli Eğitim Müdürlüğü Ar-Ge ekibinden Büşra Güllabi, birimdekilerle gelişigüzel bugüne kadar yıldırı örgütü PKK eliyle martir edilen 148 öğretmenin ailelerinin adres bilgilerine ulaştı. Ailelerine yapmak üzere kentteki öğretmenler aracılığıyla bir haftalık sürede, martir öğretmenleri unutmadıklarına dayalı kalp komple mektuplar yazıldı. Mektuplar, Ar-Ge birimine tasdik edilerek 24 Son Teşrin’dahi martir öğretmenlerin ailelerine ulaştırılmak üzere postaya verildi.
‘HER YERDE KALEMİMİZ İLE UĞRAŞ ETMEYİ HATIRLATTI’
Mektupları postaya teyit eden Uyanık, en son Gaziantep’te şehit olan sarıklı Ayşenur Alkan’ı dahi anarak, 24 Teşrinisani arifesinde hakeza bir şiddetli olayı süregelmek hepimizi üzdü amma bu bize yolumuzdan dönmememiz gerektiğini, bu simge için rastgele devir değme yerde kalemimiz ile uğraş etmemiz gerektiğini hatırlattı. Betik fikri tıpkı martir annemizin ‘Ben anneyim, hatırlarım amma sizin hatırlamanız bizim amacıyla daha kıymetli’ sözünün ardından ortaya bundan sonra. Şehit öğretmenlerimizi unutmamak, onların ışığında, onların devrettiği bayrağı alarak, bu yolda adam olmak amacıyla, onları unutmadığımızı terennüm etmek amacıyla bu etkinliği yapıyoruz. Bizler için değme biri haddinden fazla eşsiz. Bütünü maatteessüf dun PKK terör teşkilat vasıtasıyla martir edilmiş. Kimi, okulda bombalanmış bazısı kaçırılarak. Bunlar bizim amacıyla çokça dağ donör. Bir zamanda unutmamamız müstelzim hadisat. Tığ nereden geldik, hangi yolda ilerliyoruz, bize hatırlatan şeyler. O yüzden bu etkinliği yaptık. Yapmaya dahi devam edeceğiz. Umarım bire bir şeylerin farkındalığını artırır. Dinimizde, ‘Onlara ölüler demeyiniz’ diyor. Onlar bizimle buradalar. Onların üstelik öğretmenler gününü kutlulamak için bu etkinliği yapıyoruz. Umarım ailelerinin tıpkısı nebze olsun acılarını paylaşabiliriz. Onların birer evlatları olabiliriz. Umarım meslektaşlarımızın ruhunu şatır edebiliriz diyerek konuştu.
‘BIRAKTIKLARI KUTSAL EMANETE SAHİP ÇIKACAĞIZ’
Benzeri zamanda şehit oğlu olan Ferik Ömer Keçecigil İlkokulu Müdürü Ahmet Mirzanyar ise Martir öğretmenlerimizin ailelerine betik yazmayı düşündük. Bundan dolayı ruh doluyuz. Özellikle böyle ayrımsız güne balya gelmesiyle çok duygulandık. Ailelerimiz tıpkısı çocuğunu kaybetmiş olabilirler amma onlarca, yüzlerce bala kazandılar. Tıpkısı martir çocuğu kendisine martir edilen Ayşenur Parafin öğretmenimin ailesine başsağlığı diliyorum. Allah çıdam versin. Unutmasınlar yüzlerce öğretmenleri, yüzlerce çocukları var. Duygularını genişlik gür anlayacak biri kendisine söylüyorum; Ayşenur öğretmenim tehlikesiz olsun bu çocuklar genişlik iyi yerlere gelecekler. Hepsi okuyacak. Kâffesi kayırıcı olacaktır. Haddinden Fazla çaba gider ediyoruz. Onların bıraktığı kutsi emanete tığ cemaat çıkacağız ifadelerini kullandı.
1988’DE TUNCELİ’DE ŞEHİT EDİLEN ALİ BOŞGELMEZ’İN AİLESİNE YAZILAN KITAP Silopi ilçesindeki öğretmenlerden Cansel Şimşek’in Tunceli’nin Pülümür ilçesi Altınhüseyin mezrasında 15 April 1988’bile martir edilen Öğretmen Mualla Boşgelmez’in ailesine yazdığı mektubun ayrımsız kısmı şöyle
Bin şerha hoca omuz omuza gelse abinizin çocuklara öğrettiğini öğretemez. Ihtimal gözü nemli sizlere ve öğrencilerine avunç olamadı amma biliniz kim binlerce bala, abinizi öğretmeni akseptans etti. Bizlere getirilen gelişigüzel çiçekte, belimize dolanan seçme minik kolda, gülen herhangi bir yüzdelik öğretmenimizin payını ayırdık. O minik başları okşarken elimizin birini şehidimizin eli saydık. Değme öğretmen yakını kabilinden sizler üstelik pamuklara sardığınız abinizi ihtimal birlikte o pamukta öğrencilere evlat olması üzere yetiştirdiğinizin farkında kendisine gururla uğurladınız görev adına. O tohumu on paralık unutmayacağız. Elbette yıllar üstelik geçmiş de olsa içinizin yandığını bile unutmayacağız. Şehidimizin ve bu acıyı göğüsleyen siz fedakar ailelerin hakkını ödemenin ayrımsız yolu bulunmayan biliyorum. Biricik yapabildiğimiz hatırasını mektup kokulu raflarda saklayabilmek. Yetiştiremediği binlerce fidana eş geçmek elimizden geldiğince. Bu hakkın altında ezilen bilcümle öğretmenler adına şehidimize zevalsiz saygımı sunuyorum, kalbimizden onları paspas seçme silgi yok. Bizler yaşadıkça kalbimizde var olacaklar. Abinizin yerini tutmayacak olsa dahi binlerce kardeşinizden biri kendisine ellerinizden öpüyorum.
