Kırıkkale’birlikte 2-3 yaşlarında geçirdikleri ateşli çor nedeniyle sem kaybı faal 3 kardeş, gördükleri tedavi ve terbiye, kullandıkları maşa sebebiyle çevrelerindekilerle iletişim kurabiliyor.

Hüseyin ve Rukiye Kahraman çiftinin Ayça (23), Emine (21) ve Savacı (16) isimli 3 çocuğu bile yoz yaşlarda geçirdikleri dert zımnında değişik oranda işitme duyularını kaybetti.

Bu duruma çok üzülseler de seçkin zaman evlatlarının tedavisi ve eğitimi üzere ellerinden geleni eden Kahraman çifti, benzeri an olsun çocuklarını yalnız bırakmadı.

Kulaklarına taktıkları aygıt ve aldıkları eğitim bilimi yardımıyla konuşurken kullandıkları söz sayısını günden güne zait Hilal, Emine ve Karakulak, anne babalarının ve öğretmenlerinin desteğiyle dirilik tutunuyor.

Çocukluğundan bu yana masa topu oynayan kardeşlerden Emine, elde ettiği başarılarla milli takıma seçilmenin mutluluğunu yaşıyor.

Ata Hüseyin Yiğit, AA muhabirine, çocuklarına seçkin ahit destek olduklarını belirtti.

Çocuklarının mukteza eğitimleri aldığını anlatan Kahraman, şöyle konuştu:

“Emine, Kırıkkale Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Antrenörlük Bölümü 3. sınıfta, Savacı üstelik ortaöğretim eğitimine bitmeme ediyor. Büyük kızım liseyi tamamladı. Küçükken çocukların yaşıtlarına göre biraz sıkıntıları oldu. Özellikle okul müdürümüz ve öğretmenlerinin üstelik desteğiyle bugünlere geldik. Elbette kim maddi manevi sıkıntılarımız oldu amma evlatlarımız amacıyla elimizden mevrut gayreti gösterdik.”

Kahraman, çocukları için bütün imkanları zorladıklarını belirterek, evlatlarının birlikte tek zaman kendilerini utandırmadığını dile getirdi.

Alp, “Hele Emine’nin masa tenisinde Türkiye ve iklim yarışmalarında dereceleri var. Muktezi eğitim bilimi ve tedavileri yapıldığı için Emine kendini bereketli yetiştirdi. İşaret dilini çokça iyice kullanıyor. Ulak üstelik bire bir şekilde belen dilini biliyor.” diye konuştu.

Anne Rukiye Alp dahi çocuklarını yetiştirmekten, onların arkalarında durmaktan haysiyet duyduğunu belirterek, şöyle bitmeme etti:

“Çocuklarımıza haricen ayrımsız zarar gelmesin diyerek hız gösterdik. Bizim çabamız, çocuklarımızı topluma kazandırmak içindi. Bu zamana büyüklüğünde çokça rehavet çektik. Zira ayrımsız anne adına çocuğuma seslendiğim devir duymadığında çokça üzüldüm. Akşam karanlıkta ayrımsız şey peki da duyamazsak diye niteleyerek çokça sıkıntı çektik. Rabbime şükürler olsun bugünlere geldik. Çocuklarımız, Allah’ın bize verdiği bir armağan diyerekten çabamızı gösteriyoruz. Bütün füru arkalarında esas ata desteğini hissetsinler. Tek temel ağababa evlatlarını yalnız bırakmasın.”

Aldığı eğitimlerle kâh kelimeleri konuşabilen Emine Kahraman ise masa tenisini çok sevdiğini belirterek, Türkiye üçüncülüğü bulunduğunu ve milli sportmen olduğunu vurguladı.

Ulak Yiğit üstelik ablası sayesinde masa tenisine başladığını rapor ederek, ablası kabilinden başarılı ayrımsız sporcu, mesleksel alanda birlikte araba mühendisi doğmak istediğini kaydetti.