Enflasyon hikayeleri: ‘Telefonuma genel ağ yükleyemiyorum, bu amiyane haddinden fazla üzücü’

“20 seneden çok başıboş tecim yaptım elektronik üstüne. 2019’da piyasadan etraf işlerim bozuldu, batkı ettim. İkinci ahali elektronik alım satımı yapıyordum.

“Kat Sayı olarak bir tabletin dokunmatiğini 15 liraya alıyordum, şappadak o dokunmatik 65 liraya yükseldi. Tığ bayağı esnafız, sermayemiz yetmez, o büyüklüğünde gücümüz bulunmayan.”

Adana’de diri 42 yaşındaki Boran*, 2018’deki kırat krizi sonrası işleri bozulan kişilerden.

İflas etmesinin peşi sıra gidiş geliş kazası geçirmiş, o yüzden hayatının “iki yılının kıtlık ve sefalet ortamında” geçtiğini anlatıyor:

“Ben bu hoşnutluk geldim televizyonum olmadı, buzdolabım bulunmayan. Telefonum bozuldu, aynı sene telefonsuz kaldım. Düşünün 20 sene elektronik işi özne birisiniz amma bire bir sene telefonsuz yaşıyorsunuz.”

Fakat Boran yemeden içmeden kendisinin zorlanmadığını vurguluyor:

“20 sene ayakta durmuşsunuz, tıpkısı işi yapmışsınız, şakkadak batıyorsunuz. Ego böyle anlatıyorum ama herkes analog durumda. Benim çevremde benden iri, 25 yıldan fazladır bu işi yapanlar var; tıpkı bakmışım herif kepengini indirmiş, memleketine gitmiş. Belki 3-5 trilyonluk ürünü var, ama zararına satmış. Haddinden Fazla sayıda hayat benim kabilinden hüsran etti.”

‘Teknolojik aletlerin fiyatları uçtu’

Boran’ın hikayesi gerçekte Türkiye’deki erdemli enflasyonun yemeden içmeden son beş altı ayın meselesi olmadığının tıpkı göstergesi.

Türk Lirası’nın 2018’den beri dolara alın yaşadığı kırıcı değer kaybı, erdemli enflasyonun arz şişman nedenlerinden biri.

Kurdaki acul yükseliş, ithal edilen teknolojik ve elektronik ürünler ile elektrikle müteharrik aletlerde doğrudan etkisini gösteriyor.

Bu format bile mesleği teknolojiye dayanan kişileri, uğraşı yerine teknolojiyle içli dışlı olanları, evine frijider, fırın, televizyon kabil esas ihtiyaç malzemelerini kabul etmek talip kişileri etkiliyor.

Fotoğrafçı, influencer ve üretici İlkin Karacan de teknolojik aletlerdeki değer artışlarından yanık.

Instagram’a koyduğu fotoğraflarıyla balaban aynı takipçi kitlesine vasıl İlkin, kameraların, lenslerin, bilgisayarların, yapım işi üzere müstelzim yazılımların fiyatlarının “uçtuğunu” söylüyor:

“Ekipmanımda haddinden fazla önemsemediğim tıpkısı Sony kontak lens var. 1500 TL civarındaydı o kontak lens. Bir mektepli 1-2 kamer mal biriktirse alabilirdi. Deminden o kontak lens 8 bin liralara artık. Benim hani keşke elimde olsa bile, foto çeksem dediğim makine 117 bin lira oldu.”

Cesaret çekip alıcı ve bilgisayar alanlar

İlkin, kameralarda ve lenslerde artan fiyatların fotoğrafçılığa hobi kendisine almak isteyenlerin gözünü korkuttuğunu söylüyor.

“Kelle seviyelerindeki ayrımsız alıcı için 15-20 bin lirayı gözden çıkarman lazım. Bu işe ayrımsız uğraşı kendisine almak isteyenler bu rakamları duyunca vazgeçiyor.

“Sirkeci’da esnaflardaki durum da şu, insanlar evet tek husus almıyor evet da varını yoğunu yatırıp alıyor, zira benzeri elan bu fiyatlardan bulamam psikolojisi var. abuk sabuk krediler çekip bilgisayar ya birlikte ışık makinesi kayran insanlar görmeye başladık.”

‘Acun ile uygulayım bilimi farkı büyüyor’

İlkin’in altını çizdiği tıpkısı ayrıksı bahis dahi Türkiye’den yokuş işleyen ya birlikte kimi modellerini Türkiye’dahi satışa sunmayan uygulayım bilimi şirketleri.

Xiaomi, Sony üzere değişik markalar, bazen cihazlarını evet birlikte modellerini, çok faziletli fiyatlardan satmaları takdirinde bellik değerlerinin kötülük görmesinden endişe ettikleri üzere Türkiye’bile satışa çıkarmıyor.

İlkin’e göre bu, Türkiye’üstelik birkaç kuşağın acun ile arasındaki teknoloji farkının artmasına posta açacak:

“Sen, ego, Türkiye’bile faal insanlar sonuç uygulayım bilimi ile tanışamamış oluyoruz. Apple örneğin Eylül’bile eskimemiş cihazlarını duyuracak. Acun seyrinde devam ediyor, biz burada bire bir kaosun içindeyiz.

“Apple, Xiaomi, Huawei, Sony, Samsung, hepsi eskimemiş tıpkı şeyler üretiyor, yeni teknolojilerle geliyor. Acun demiyor kim, ‘Benzeri an arkadaşlar, Türkiye’da kriz var, biz teknolojik gelişmeleri yavaşlatalım’. Dünya bitmeme ederken biz bir husus üretemiyoruz. Sıkıntımız bu.”

‘Telefon paketini dahi print alıyorum’

Türkiye’deki gençler, dünyanın apayrı yerlerinde kıpırdak yaşıtları kadar basit tıpkısı şekilde elektronik beyin oyunlarına ve baziçe konsollarına ulaşamamaktan şikayetçi.

Tıpkısı uğraşı adına teknolojiye erişimlerinin kısıtlı olmasından yakınan çoluk çocuk, eğitimleri amacıyla müstelzim bilgisayar ve tablet kabil cihazlara da ulaşmakta güçlük çekiyor.

2020 yılında Oxford Üniversitesi’nin yaptığı bire bir araştırı, videoteyp oyunlarının hatır sağlığı üzere yararlı olduğunu ve bireyleri daha bahtiyar kıldığını ortaya koydu.

Diğer yandan baziçe sektörü, dünya çapında film ve müzik sektörlerinin toplamından daha yüksek tıpkısı büyüklüğe ulaştı.

Bütün dünyada gençlerin hayatlarının elzem aynı unsuru haline dönüşen teknolojinin Türkiye’bile ulaşılması yavaş tıpkısı kayran haline gelmesi gençlerin yer balaban sorunlarından.

Konya’de cıvıl cıvıl Serkan*, “Oyun fiyatları çokça arttı, oyun alamıyoruz, tişört ve şort kadar yazlık çul alışverişi yapamıyoruz, tatile gidemiyoruz, telefon paketi de alırken dokunaklı el gidiyor satın al tuşuna. 19 yaşında birisi üzere ziyadesiyle edisyon bire bir hayat” diye anlatıyor bu durumu.

Bilgisayar kullanan çocukların oranı düştü

Hele kim pandemide öğrencilerin yetişek hayatlarına bitmeme edebilmesi amacıyla bilgisayar, tablet ve internete erişimi hayati benzeri öneme erişti.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 2013 yılında tablet, masaüstü evet de dizüstü bilgisayar kullanan çocukların oranı yüzdelik %60,5 iken bu kopya 2021’da %55,6’evet düştü.

Herhangi Bir ne kadar çıkmaz röportajlarında bazı vatandaşlar ve gençler arasında “Menfaat telefonunu” tartışması yaşansa de bürokratik sebeplerle üstelik internete, telefona ve bilgisayara muvasala rastgele yaştan koca amacıyla tedricen ehemmiyet kazanıyor.

Türkiye’üstelik e-devleti kullanan kişilerin sayısı 60 milyona ulaştı.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, “e-Çap kullanıcısı olabilecek 15 gözyaşı üstü herhangi bir 10 kişiden 9’u dijital Türkiye’nin kapısını açıyor” dedi.

Ankara’daki benzeri darülfünun öğrencisi ise, “Her husus çok pahalı, üst bile alamıyorum. Telefonuma genel ağ yükleyemiyorum, bu siktirici çokça incitici” diyerek anlatıyor internete erişimde yaşadığı kısıtlamayı.

‘Evdeki monitör eskidi, fakat imkanım namevcut’

Enflasyon altında ezilen takkadak teknolojik aletler değil, seçkin evin yer temel eşyalarını oluşturan elektrikli aletlerin fiyatlarında de akıbet biraz sene içre çok yüksek değişimler yaşandı.

Bugün aynı mutfağın lazım gereksinimleri olabilecek elektrikli aletlerin fiyatlarının yıllar zarfında elbette değiştiğini, ayrımlı ant dilimlerindeki koca rakamlarını derleyerek sunan epey.com’dan inceledik.

Sitedeki sunma makul fiyatlı eşyalardan yaptığımız derlemeye bakarak benzeri mutfağı rekzetmek için bire bir sene ilk sunma beş altı 3 bin 94 TL harcama ayırmak gerekiyordu.

Bugün ise toplamda sunu az 4 bin 785 TL ödemek gerekiyor.

Diyarbakır’dahi ateş parçası sarıklı Yakup*, “Kendime ve çocuklarıma gelişigüzel elektronik eşya algı durumum bulunmayan. Evdeki televizyon eskidi, yenisini almam gerekiyor ancak imkanım namevcut” diyor.

İstanbul’dahi aktif bire bir iştirakçi ise masraflarından kısmak amacıyla elektrikli aletleri henüz bir iki kullandığını, ütü, fırın ve klimayı söküp hurdacıya verdiğini anlatıyor.

Adana’üstelik elektronik ticareti yaparken iflas eden Boran ise bugün yeryüzü çok azık alışverişi yapmakta zorlandığını anlatıyor. “Yıllardır sokak hayvanlarını besledim, kedilerin maması tükenik amma alamıyorum. Markete gidiyorum, biricik başıma ayrımsız insanım, o fiyatları görünce benim moralim bozuluyor” diyor ve ekliyor:

“Bari benim hayatımı kameraya çekseniz de milli gelirimiz dolgunca diyen insanların gözüne soksanız.”

*İsmi değiştirilmiştir.

Share: